Cincinnati turnuvası bu sene adeta bir handikap ile karşı karşıya kaldı. Olimpiyatlarda tenis müsabakalarının hemen akabindeki haftada yer alması ve Cincinnati’nın Rio’ya olan uzaklığı göz önüne alındığında turnuva organizatörleri için rahatsız edici bir durum ortaya çıkmıştı. Bazı oyuncuların turnuvaya gelmeme (veya gelememe) ihtimalleri yüksek gözüküyordu. Her sene en iyi tenisçilerin sahne aldığı turnuva bu sefer darbe yiyecekti.

Kadınlardan başlayalım. Turnuva tam ümitlendi, ümitler tekrar boş çıktı. Serena Williams, Olimpiyat Oyunları’na şok bir şekilde erkenden veda edince, wildcard hakkını kullanan turnuva yönetimi onu tabloda görmeyi garantiledi. Ama Cincinnati’ye gelip antrenman yapan Serena, omuz rahatsızlığı sebebi ile Pazartesi günü turnuvadan tekrar çekildi. Agnieszka Radwanska ve Garbine Muguruza, Rio’dan erken elenip Cincinnati yolunu tuttular ve oynayacaklar. Zika virüsü korkusundan Rio’ya gitmeme kararı alan Simona Halep, hafta içi zaten gelmişti Cincinnati’ye. Rio’da finalde yenilen Angelique Kerber ise turnuvadan çekilmedi. Böylece WTA sıralamasının tepesindeki beş oyuncunun turnuvayı oynaması kesinleşmişti Serena tekrar çekilene kadar. Her ne kadar Venus Williams, Madison Keys ve Olimpiyat şampiyonu Monica Puig turnuvada yer almayacak olsalar da tenisseverler kalitesi yüksek, çekişmeli maçlar izleyecekler. 

Görünen öyle ki daha üçüncü turdan itibaren kortlar Svetlana Kuznetsova – Timea Bacsinszky, Belinda Bencic – Dominika Cibulkova ve Elena Svitolina – Simona Halep gibi önemli isimlerin düellolarına sahne olacaklar. 2 numaralı seribaşı Kerber’in yarı finale kadar olan yolu çok zor değil. Samantha Stosur ve Roberta Vinci kağıt üzerinde en ciddi rakipleri. İkisi de Kerber kadar arka çizgiden istikrarlı değiller ve haliyle varyete kullanıp puanları bitirmeyi deneyecekler.  Yenmeleri tabii ki mümkün, özellikle Kerber’in Rio’dan en erken pazartesi Cincinnati’ye varacağını düşünürsek. Alman tenisçi yarı finale çıkarsa Radwanska veya Halep kendisine ciddi sınav verebilirler. Serena’nın çekilmesi ise Bacsinszky veya Kuznetsova’nın işine yarayabilir.

Erken turlar açısından en ilginç bölüm tablonun üst yarışında bulunan Muguruza ve Anastasia Pavlyuchenkova’nın olduğu yer. Amerika’da hep iyi oynayan Coco Vandeweghe ise Muguruza ile karşılaşacak. Ekaterina Makarova ve elemelerden gelen bir oyuncunun galibi ise Pavlyuchenkova’ya rakip olacak. Bu maçların galibi ise çeyrek final hakkı için birbirlerine rakip olacaklar. Belki de ilk günlerin kadınlarda en çekişmeli maçları bu bölümde olacak. Burada çeyrek finale çıkan ise Bencic veya Cibulkova’yı karşısında bulacak gibi gözüküyor. Öte yandan elemelerden gelen veya wildcard ile katılan 16 oyuncu var ve bazılarının sürpriz yapması kaçınılmaz. Çok değil daha geçen ay sonu Kanada’da elemelerden gelen Kristina Kucova’nın yaptıklarını unutmayalım.

ÖNEMLİ EKSİKLER
Erkeklerde ise turnuva o kadar şanslı olamadı. Turnuva müdavimlerinin adeta bir “ilah” olarak gördükleri, yedi defa şampiyon olmuş Roger Federer, sezonu kapadığını birkaç hafta evvel açıklamıştı. Bir diğer darbe ATP 1 numarası Novak Djokovic’ten geldi. Sırp raket, sol bileğini sebep göstererek turnuvadan çekildi. Andy Murray altın madalya için, Rafael Nadal ise bronz madalya için pazar günü Rio’da oynama hakkı elde edince bir anda uzun senelerdir ilk defa bir ATP 1000 serisi turnuvanın “Big 4” (Büyük Dörtlü) olarak adlandırılan dört dev oyuncuyu tablosunda görememe ihtimali belirdi. 

Son alınan bir habere göre Murray özel uçakla Cincinnati’ye gelmeyi planlamış ve Nadal’ı da özel uçağına da et etmiş. Yani ikisi de geliyorlar. Herhalde turnuva organizatörleri için yağmur ile boğuştukları son iki günün en güzel haberi buydu. Öte yandan Kei Nishikori’de pazar günü Nadal ile Rio’da bronz madalya maçı oynamış olmasına rağmen turnuvadan çekilmedi. Böylece turnuvanın geçen seneki finalistleri ve Olimpiyatlarda gümüş madalya alan Juan Martin del Potro dışında tepedeki tüm oyuncular sahne alacaklar gibi.

Cincinnati’ye Pazartesi varacak olan Murray, Nadal, ve Nishikori ilk maçlarını çarşamba günü oynayacaklar. Uzun yolculuk ve Olimpiyat kortlarında geçirdikleri yorucu saatler sonrasında ne kadar kendilerine gelmiş olacakları meçhul. Özellikle Nadal çiftlerde de altın madalyaya uzanarak bir hayli efor sarf etti. İlk maçında Pablo Cuevas – Sam Querrey galibi ile oynayacak. Elbette kağıt üzerinde favori ancak iki oyuncunun da kendisine kolay bir ilk tur maçı oynama fırsatını vereceklerini sanmam. Ayrıca Nadal’ın üçüncü tur maçı da kolay olmayabilir. 

Turnuvanın kanımca en ilginç ilk tur maçı Nick Kyrgios ile Lucas Pouille arasında olacak. Galip olan Borna Coric’i karşısında bulacak. İşte Nadal’ın üçüncü tur rakibi bunlardan biri. Form durumu olarak iyi sinyaller veren Nadal, eğer kondisyon veya fizik sorunu yaşamazsa finale kadar uzanabilir zira Murray, Raonic, Nishikori ve Thiem gibi güçlü rakipler tablonun diğer tarafında. Nadal ilk iki maç sınavını başarı ile geçerse Berdych ve Wawrinka finalden evvelki en ciddi rakipleri ama formda bir Nadal’ın turnuvanın ilerleyen bölümlerinde bulacağı güven ile ikisini de yenecek güce sahip olduğunu düşünüyorum.

Üst tarafta favorileri daha baştan tehlikeli rakipler bekliyor. Mesela Murray’nin ilk maçı çarşamba günü Ivo Karlovic ile olabilir. Nishikori ise yükselişte olan genç Amerikalı Taylor Fritz ile kozlarını paylaşacak (eğer Fritz ilk turda elemelerden gelecek olan rakibini yenerse tabii). Ayrıca Raonic, Cincinnati’de çok iyi sonuçlar almayı iyi beceren John Isner veya İtalyan “mayın” tenisçi Fabio Fognini ile oynayacak. Kanadalı raketin rakibi eğer Isner olursa, o kortta görev alacak olan servis çizgisi hakemlerine şimdiden bol şanslar diliyorum. Tekrar edeyim, kağıt üzerinde Murray – Nishikori çeyrek finali tablonun tepesinde kaçınılmaz olarak görülebilir ama Rio’da geçen haftayı göz önüne alırsak, bu ihtimali şahsen düşük görüyorum. Bazen ilk turları kolay maçlara sahne olan ATP 1000 serilerinin tersine, erkeklerde Cincinnati’de daha pazartesiden itibaren çok zevkli maçlar ve yakın skorlar bizleri bekliyor.

Güzel bir tenis haftası görmemiz dileklerimle.