2012'de Roland Garros'ta Jo-Wilfried Tsonga'ya tepedeki ilk dört oyuncunun hakimiyetini sona erdirmesi için kendisi gibi onların hemen altında olan grubun ne yapması gerektiği sorulmuştu. Her zaman dürüst cevaplar veren Tsonga net bir şekilde "Onlarda bizde olmayan birşey var, o şey bizde eksik" demişti. Yani bir nevi kabul ediyordu bir eksik tarafının olduğunu. Bu demeçten bir gün sonra Novak Djokoviç'e çeyrek finalde dördüncü sette dört maç puanı atmasına rağmen kazanamamış ve beşinci sette eriyip gitmişti. Bugün bana o lafı hatırlattı.
Vücut dilinin de hemen maçın başında gösterdiği gibi Tsonga oynamaya hazır değildi, istekli de değildi. Toronto performansı ona yetmişti. Maçı iki sette kaybetti. Sonra medya ile konuşurken yine dürüst ve açık bir şekilde Toronto'da tüm enerjisini bıraktığını, maça başlar başlamaz kazanamayacağını anladığını ve geriye bakıp düşündüğünde bu turnuvadan çekilmemesinin hatalı bir karar olduğunu söyledi. Tekrar tekrar enerji tükenmesinden bahsetti ve Cincinnati'ye "deposu boş" geldiğini vurguladı. Tabii bir sene evvel Nadal'ın başardığı, daha evvel de Patrick Rafter ve Andre Agassi'nin başardığı çifte Kanada-Cincinnati şampiyonlukları geliyor akıllara. Onlar bu tip bir yaklaşımda bulunmadılar. Hiçbir bahane üretmeyip Kanada'dan ayaklarının tozu ile gelip, ilk tur maçına aynı konsantrasyon ile savaşmaya hazır çıktılar. Enerji onlar için bir konu olmadı. Demek ki olabiliyormuş. Ama bahsettiğimiz kişiler tekrarlayalım Agassi, Rafter ve Nadal. Birçok Slam zaferlerine imza atmış bir üçlü. Yetenek konusunda onlardan hiç aşağı kalmayan Tsonga'nın ise halen bir Slam finali var. İşte o bahsettiği "eksik şey" bundan ibaret.
Şahsen Tsonga hem oyun olarak hem karakter olarak çok beğendiğim bir tenisçi. Ancak Tsonga taraftarı olmak zor. Her zaman beklentilerinizin altında kalmaya eğilimli bir tenisçi. Pazar günü bir mesajımda bu performansını Cincinnati'ye ve US Open'a taşıması için yalvarmıştım. İnsan pek ümidi olmadığı birşey için yalvarırmış. İşte bu da öyle bir şey. Youzhny'e karşı aldığı mağlubiyet beni şaşırtmadı zira Tsonga'nın kendisinin de söylediği gibi "birşeyin eksik" olduğunu ben de seneler önce kabullendim. İyi oynadığı zaman seyrine doyum olmuyor. Ama büyük şampiyonların yaptıklarını ondan beklemek bir nevi hayal. Belki US Open'da herkesi şaşırtır. Nadal halen sakat, Djokoviç ve Murray formda değiller ve Federer'i ise önceden birkaç defa yenmişliği var. Geçen hafta da kendisine güvenini arttırdı. Bundan daha iyi fırsat bulamaz. Ama dediğim gibi, beklentiye girenlere "aman dikkat" derim.