Avustralya Açık kadınlar finalinde Osaka’nın da heyecanına yitik düşebileceğine ve sonradan toparlanabileceğine, sinirlerinin bozulabileceğine şahit olduk. Demek ki o da Medvedev gibi robot değilmiş!

Final maçına her iki raket de fevkalade heyecanlı başladı. Hadi ABD’linin düşünde böyle bir turnuvada final oynamak değil de en azından 1-2 tur geçmek olduğunu düşünürsek onun heyecanını doğru buluruz. Ama 3 Grand Slam finaline çıkıp hepsini kazanmış bir Osaka’nın 4. Grand Slam finaline böyle tutuk başlayabileceğini tahmin edemezdik. İlk set gidiyordu az kalsın.

Brady’nin inanılmaz bir forehand’i var. Bazuka gibi ve ivmesi yüksek. Sağa sola koşmayı hiç sevmeyip (buna telefon kulübesinden oynamak diyoruz!), olduğu yerden oyunu yönetmeyi seven Osaka’yı başlarda epey rahatsız etti. Backhand’inin çaprazına yüksek toplar atarak onu sadece topu sadece geri çevirmek zorunda bıraktı. Bu Osaka’nın pek alışık olduğu bir oyun tarzı değildi. Oyunu iyi okuyabilen ve bu sayede rakibinin vuruşlarına erkenden ulaşıp vuruşlarını planlı yapabilen Japon raket sinirlenmeye başladı. Sinirlendikçe de hataları artarken, ABD’linin de özgüveni hani neredeyse tavan yaptı. Osaka maçı 4-1 yapabilecekken durum önce 3-3 ve sonra da 4-4’te eşitlendi.

Sonraki iki oyunda Osaka kendini buldu ve ucundan da olsa seti 6-4 bitirdi.

İlk setin sonundaki oyununu 2. setin başında biraz daha ataklaştıran Japon raket göz açıp kapayana kadar 4-0 öne geçti. Hatta bir ara 5-0 için servis atarken aramızda “halka geliyor” dedik! Ama Brady bitmemişti. Oyunu önce 4-2’ye getirdi. Hatta ardından Osaka iki uzun puanı yitirince bir geri dönüş daha mı yaşanacağı sorgulandı. Ama 2019 şampiyonu burada ikinci kupasını almaya karar vermişti. Toparlandı. Sonra iki raket de servilerini alınca set ve maç 6-3'le bitti.

Dünyanın en fazla para kazanan raketi Osaka bu sonuçla yenilmezliğini 21 maça çıkardı. Brady ise sinirlerine hakim olamazsa (artık kaç kadının birden birincilik için mücadele ettiğini unuttum) bu cangılın içerisinde yok olur. Şahin gözüne dua etsin yoksa bir de çizgi hakemleri girecekti envanterine! Bir sinir ki sormayın gitsin. ABD’li yorumcuları ise anlayabilmek çok zor. İlk kez Grand Slam finali oynayan birine bu denli gaz vermek ne denli doğrudur çok şüpheliyim. Ama “onlar her şeyde öyle” derseniz de hiç itiraz etmem… Çünkü doğrudur. Onlar ne yapsalar en iyisi olduğuna inanan bir millet! Bunun genellikle ne denli aleyhlerine sonuçlandığını yavaş yavaş anlamaya başladıklarını sanıyorum. Umarım yanılmıyorumdur.

Bu arada diğer kategorilerde ilginç birer sonuçlar silsilesi oluştu. Çekyalı Krejcikova ile partneri ABD’li Rajeev Ram “Karışık Çiftler”de şampiyon oldular. Krejcikova “Çift Kadınlar” finalinde de partneri Siniakova ile yer aldı ama kaybetti. Karışıklardaki partneri Rajeev Ram ise çift erkeklerde partneri Salisbury ile ikinci şampiyonluğunu aldı.

Yarın erkeklerde dananın kuyruğu kopuyor. Bizim saatimizle öğlen 11:30 gibi dünya 1 numarası Sırp Djokovic ile Rus Medvedev kozlarını paylaşacaklar. Kesinlikle Medvedev’in kazanmasını arzuladığımdan sizlere onunla ilgili ilginçlikleri arz edeyim :

- Lakabı “Ayı”.

- Efsane Rus şampiyon tenisci Andrei Medvedev ile hiçbir yakınlığı yok.

- İdolleri iki efsane : Vatandaşı Marat Safin ile ABD’li Sampras.

- Fizik-Matematik ağırlıklı öğrenimini bir yıl erken bitirmiş.

- 14 günlük karantinada ne yaptın diye sorduklarında “eşimle devamlı satranç ve play-station oynadık” demiş!

- Beş yaşındayken ailesi onu yüzmeye başlaması için bir havuza götürmüş. Pisinin duvarında bir tenis kursunun ilanını görmüş. Marat Safin’e olan hayranlığı da depreşince o kursa yazılıp tenise başlamış.