Ezeli rekabet tekrar sahnede. Gerçi İspanyol’un müthiş bir üstünlüğü var ama İsviçreli'nin kalitesi hiçbir zaman tartışılmaz. Servis atıp fileye gelmeyi amaçlıyorsunuz. Rakibiniz fevkalade bir yanıt veriyor. Top geliyor tam filenin altına ayağınızın önüne sıçrıyor. Benim diyen tenisçi burada ikilem yaşar. İsviçreli adeta bir buz dağı. Vücudunu hafifçe geri çekiyor, topun kalkmasını bekliyor ve onu sol köşeye vurabileceği en sert şekilde yönlendiriyor. Bu adamdaki estetik bilhassa ağır çekimlerde daha güzel ortaya çıkıyor. İzleyin beğeneceksiniz.

Maçın ilk seti karşılıklı servis oyunlarıyla geçti. 4-4’te önce Nadal, hemen akabinde de Federer servis kırdılar. 30 vuruşluk bir puan yine bize tenisin ne derece güzel olabileceğini gösterdi. Bu puanda İsviçreli 100 metre, diğeri de 85 metre mesafe katetmiş!

Sonra Nadal tekrar servis kırarak 6-5 ileri geçti ve kendi servisini de sıfıra karşı alarak seti sonlandırdı (75). Bu setin bilhassa sonları fiziki üstünlük ve çıplak gücün, estetik karşısında ne kadar egemen olabileceğinin net bir özetiydi.

İkinci set  başlarında Federer iki kez rakibini kırabilecek durumdan geri döndü.  Sonrasında ise Nadal onu kırdı ve durum 4-2 oldu. Teniste nekadar yetenekli olsanız, fiziğiniz en az rakibiniz düzeyinde değilse kayda değer bir üstünlük kuramazsınız. Üstelik maç ilerledikçe basit hatalarınız artar ve umudunuzu yitirmeye başlarsınız. Sonrası faydasızdır…Toplara lütfen vurmaya başlarsınız. Federer de aynı bu yola girdi. Maç 75, 63 bitti. Nadal rakibini ilk kez çatılar altında ve hızlı zeminde yenmiş oldu.

Djokovic – Wawrinka
Yarı-finaller İsviçreli raketlere pek uğurlu gelmedi. İkisi de elendi. Djokovic açıkçası yarı-finallerdeki ikinci İsviçreli olan Wawrinka karşısında ciddi bir antrenman maçı oynadı.

İlk seti 6-3 aldıktan sonra ikinci setin hemen başında servis kıran Djokovic bu avantajını hiç bırakmazken güzel tenisten örnekler de verdi. Maç biraz tek yanlı cereyan etti ama zaman zaman kalite de vardı. Anlayacağınız servis çizgisi berisinden ha babam vur şeklinde bir maç olmadı. Sırp raket epey sık voleye geldi…Etkili de oldu. Onu file önünde görebilmek güzel tenisine iyi bir çeşni oluyor. Bu adam kadar basit tenis oynayan az bulunur. Hele oyunun kontrolünü eline geçirirse karşısında durabilmek için ancak Nadal olmak gerekir.  Wawrinka’yı 5-3 iken bir kez daha kıran Djokovic maçı da 6-3 ve 6-3’lük setlerle bitirerek finalde Nadal’ın rakibi oldu.