FED Cup olarak anılan teniste kadınların Dünya Kupası’nın ilk maçları geçtiğimiz hafta sonu oynandı. 

Biliyorsunuz bunun karşı cinsteki versiyonu olan Davis Kupası, Uluslararası Tenis Federasyonu'nun (ITF) özel bir şirket ile  yeni yaptığı kontrat doğrultusunda uygulamaya konulacak kurallarla adeta kuşa çevrildi. Başta deplasmanlı karşılaşmalar kaldırıldı…18 ülke yıl sonunda toplu olarak tek bir mekânda karşılaşacaklar. Ardından beş setlik maçlar üç sete indirgendi… Anlayacağınız koskoca Davis Kupası tüm özelliğini yitirme yolunda emin adımlarla yürümektedir!

Genellikle kadınlar tenisinin başlıca yöneticisi konumundaki WTA, ITF denilen tenise mi yoksa medyaya mı hizmet ettiği gittikçe belirsizleşen bu kurumun dümen suyundan pek ayrılmazken FED Cup üzerinde şimdilik herhangi bir spekülasyon yok.

Türkiye Fed Cup’ta Avrupa-Afrika Bölgesi 1.Küme’de bulunuyor. İngiltere’nin en güzel ve tarihi kentlerinden biri olan Bath Spa.’daki üniversite tesislerinde gerçekleştirilen karşılaşmalar sonunda  Alaaddin Karagöz kaptanlığında, Çağla Büyükakçay, Pemra Özgen, İpek Soylu, Berfu Cengiz ve İpek Öz’den kurulu ulusal takımımız ilk iki maçında Hırvatistan’a 2-1, ve Sırbistan’a 3-0 yenildi. Ardından Gürcistan’ı 3-0 ile geçerek kümede kalmayı garantilediler. Sıralama maçında ise Yunanistan’ı 2-1 yendiler.

1. İngiltere (Dünya Grubu II. Play-Off’larına terfi etti).
2. Sırbistan
3. Macaristan
4. Hırvatistan
5. Türkiye
6. Yunanistan
7. Slovenya (Düştü).
8. Gürcistan (Düştü).

Bunlar pek de beklenmedik sonuçlar değildi. Bunu söylerken Millilerimizin tekil olarak dünya 25 numarası Hırvat Donna Vekic’i ve takım olarak da Yunanistan’ı geçmelerinin başarısını katiyen arka plana atmıyorum. Bu başarı başta Çağla ve Pemra olmak üzere külliyen oyuncuların ve kaptanındır. Ancak kimse de gelip oyuncuların alın terine sahip çıkmasın. Sekiz yıldır aynı kümede kalabilmek bir başarı değildir. Sekiz yıldır aynı kümede oynadığından çıta yükseltmekten dem vurmak söylem sahibinin acizliğini gösterir. Hani eskiden futbolda “şerefli yenilgiler” vardı ! “Düşmedik ya” diyebilmek aynı düşünce kefesine girer.

Fed Cup’ta esas sürprizler üst gruplarda oldu. Öncelikle Dünya Şampiyonu Çekya kendi saha ve seyircisi önünde Romanya’ya yenildi. Bünyesinde hem teklerde (Karolina Pliskova) hem de çiftlerde (Siniakova-Krejikova) birer dünya birincisi bulunduran Çekya durum teklerde berabere (2-2) olunca Dünya Birincisi çift takımlarıyla şampiyonluğa pek hazırlıklıydı. Ancak Romenler Halep’siz çift takımlarıyla onların ümitlerini boşa çıkardılar. Carmela Begu ile Niculescu bilhassa filede harikalar yaratarak üç saate yakın bir sürede 6-7, 6-4, 6-4’lük setlerle onları saf dışı bıraktılar.

Madison Keys ve Danielle Collins’li ABD kendi sahasında ortalığı panayıra çeviren fena halde tek yanlı bir izleyici kitlesi önünde Ashleigh Barty’nin yükü çektiği Avustralya’dan iyi bir şamar yedi! 3-2 yenildi. 

Kendi sahasında hayal kırıklığına uğrayan bir başka ülke de Almanya. Sabalenka, Sasnovich, Azarenka ve Maratowa’lı Beyaz Rusya’ya 4-0 yenildiler. 
Garcia ve Cornet’li Fransa ise Mertens ve Flipkens’li Belçika’yı 3-1’le geçti. 

Şimdi yarı-finalde Romanya-Fransa ve Avustralya-Beyaz Rusya maçları var. Hangi ülkede olursa olsun Fransa ve Avustralya’nın saha tipini seçebilme hakları var. 20-21 Nisan tarihlerinde oynanacak maçların kuraları (hangi ülkede oynanacağı) yarın 12 Şubat, Salı günü öğleyin çekilecek.

Ne dersiniz dört ülkenin üçü pek yakın. Gider misiniz?

Hoşkalın.